2014 tarihli ÇED Yönetmeliğinin 12’nci maddesinin 9’uncu fıkrasına göre İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu Toplantısında sırasında;
a) ÇED Raporu ve eklerinin yeterli ve uygun olup olmadığına,
b) Yapılan incelemelerin, hesaplamaların ve değerlendirmelerin yeterli düzeyde veri, bilgi ve belgeye dayandırılıp dayandırılmadığına,
c) Projenin çevreye olabilecek etkilerinin kapsamlı bir şekilde incelenip incelenmediğine,
ç) Çevreye olabilecek olumsuz etkilerin giderilmesi için gerekli önlemlerin yer alıp almadığına,
d) Halkın Katılımı Toplantısı ve süreç içerisinde gelen görüş ve önerilere çözüm getirilip getirilmediğine,
ilişkin inceleme ve değerlendirme yapılır. Görüldüğü üzere ÇED Raporuna karşı yapılan itirazlar görüş niteliğindedir ve bunların İDK Toplantısında dikkate alınması gerekir ancak İDK Toplantısında bu itirazların karara bağlanması yükümlülüğü bulunmamaktadır.
2014 tarihli ÇED Yönetmeliğinin 8’inci maddesine göre İDK, Bakanlık tarafından başvuru dosyasındaki bilgiler dikkate alınarak, ilgili kamu kurum ve kuruluş temsilcileri, Bakanlık yetkilileri, proje sahibi ve Bakanlıkça yeterlik verilmiş kurum/kuruluşlardan oluşturulur. Ancak Bakanlık gerekli gördüğü hallerde, projenin konusu, türü ve proje için belirlenen yerin özelliklerini de dikkate alarak, üniversiteler, enstitüler, uzman kuruluşlar, meslek odaları, sendikalar, birlikler, sivil toplum örgütü temsilcilerini de Komisyon toplantılarına üye olarak çağırabilir. Yazılı olmayan ancak yerleşmiş uygulamaya göreyse, İDK Toplantısının ilk bölümünde projeye itiraz edenlerin görüşleri dinleniyor, ikinci kısımda ise toplantı kapalı yapılıyor. İDK toplantı saati ve yeri öğrenildikten sonra, ÇED İzin ve Denetim Genel Müdürlüğüne faks çekerek toplantıya hangi kurum adına katılacağını bildiren kişiler de toplantıda görüşlerini ifade edebiliyor.